6 Şubat 2017 Pazartesi

KARIŞ KARIŞ İTALYA - İLK DURAK : ROMA !



1-KOLEZYUM


''Deliyim gözü kara deliyim yakarım Roma’yı da yakarım ben''  diye başlayan o meşhur şarkıyı bilmeyenimiz yoktur. E bu Roma’nın suçu nedir neden yakıyoruz be kardeşim ama değil mi ?

Yok yok Roma masum , bir suçu falan yok. Hatta öylesine masum ki Roma İmparatorluğu zamanında gladyatörlerin dövüştürüldüğü , o ölümün simgesi haline gelmiş Kolezyum (Colesseo) günümüzde herhangi bir ülkede idam cezası kaldırıldığında bir hafta ışıklandırılırmış . Anlamı ise zamanında birçok insanın can verdiği bu cani mekan günümüzde ölüme muhalefet ediyor demekmiş.



Hadi bakalım o zaman Kolezyum’dan başlayalım Roma’yı tanımaya . Kolezyum Roma İmparatorluğu zamanında , İmparatorların halkı eğlendirmek için gladyatörleri dövüştürdüğü tarihi mekan.Halk gösterileri , taklit gösterileri , infazlar , meşhur savaşların yeniden canlandırılması ve daha fazlası burada vukuu bulurmuş.






Yaklaşık iki bin yıllık bir yapı olup depremler nedeniyle de biraz zarar görmüş haldedir.Milattan sonra 72 ile 80 yılları arasında yapıldığı tahmin edilmekte.
Dünya üzerindeki en büyük amfi tiyatro olma özelliğine sahiptir.Kapasitesinin elli bin kişiden fazla oldu bilgisi mevcuttur ve  seksen adetlik bir giriş bölümü mevcuttur.
Evet evet tüm bu rakamlar doğru sevgili okurlar.







İzleyici kitlesi halktan , krala , yüksek zümreye kadar her kesimi barındırırmış. Ve izleyicilerin dizilişi günümüzdeki kolay bir örnekle açıklamak gerekirse bir futbol karşılaşmasındaki tribündeki dizilişin tam tersiymiş.VIP kısım yani kral , yüksek zümre gösterileri en yakından izlerken halk ta toplumdaki seviyesine göre de gösteriyi daha uzaktan izlermiş.
.Kolezyum Roma’nın tam ortasında adeta tüm görkemiyle salınmaktadır. İtalya’yı ziyaret edeniniz varsa beni doğrulayacaktır eminim .Şahsen İtalya’ya gezmeye gelen arkadaşımla Roma’da yolumuzu Kolezyum’un bulunduğu bölgeyi merkez alarak bulmuştuk hep.(Merve Özge Arslan arkadaşıma da sevgiler gönderiyorum )



Gelelim bu devasa yapıyı kimin yaptığı meselesine.Bunları okuduktan sonra gözünüzde daha gerçekçi canlanacak eminim Kolezyum .
Kolezyum’un bulunduğu bölgede İmparator Neron’un sarayı varmış. Neron öldükten sonra onun bu ihtişamlı sarayı ve savurganlığı halkı isyan ettirmiş.Kanlı savaşlar yaşanmış ve saray yıkılmış.Ardından gelen İmparator Vespasion sarayın bulunduğu bölgeye Kolezyum’u inşa ettirmiş.On yıldan fazla süren inşaattan sonra imparatorun oğlu Titus burayı tamamlamış.
Yüz gün süren açılış oyunlarında beş bin hayvan ve yüzlerce insan katledilmiş .


 Nee yok artık der gibisiniz sanki , evet canlar aynen öyle.Zamanında pek  de masum değilmiş Kolezyum .Kolezyum’un mimarı hakkında kesin bir bilgi yok zira Titus kendisinden sonra bir daha böyle bir yapı yapılmasın diye mimarı hayvanlara yem olarak vermiş.Hadi canım yuh yani diyenler var aranızda hissettim . Fakat Romalılar eğlenceyi de sapkınlığı da doruklarda yaşamış bir toplummuş vakti zamanında.






Hadi bakalım sırada ne var gelsin ; dövüşler . Dövüşler iki grup şeklinde yapılırmış . İnsanın insanla dövüşü ile insanın hayvanlarla dövüşü.Dövüştürülen hayvanlar yırtıcılar , aslanlar , kaplanlar , gergedanlar ve martılarmış.Hayvanlar dövüşlerden önceki gece aç bırakılır dövüş esnasında ise kızgın demirlerle vahşileştirilirmiş.Mortal (ölüm) denilen kapak açılarak gladyatörler yukarı çıkarılırken vita(yaşam)denilen kapak açılıp hayvanlar arenaya salınırmış.Aynen okurlarım Romalılar kanlı dövüşleri izlemeyi pek severlermiş.



Gladyatörler de zamanın kahramanları konumundaymış.Romalı kadınların rüyalarını süslerlermiş.Hatta dövüşlerin ardından Romalı kadınlar arenadan gladyatörlerin kanlarını ve terlerini bir şişeye doldurmaya çalışırlarmış.Bunlarla erkekleri kendilerine aşık ettirecek bir aşk iksiri yaptırırlarmış.Hatta bunun için rüşvet verenler dahi varmış.
Anlayacağınız o ki Kolezyum sosyal hayatın orta yerinde yer edinmiş bir mekan .Ölüm , yaşam , ilişkiler , eğlence hepsi Kolezyum’un etrafında dönüp durmuş vakti zamanında.Günümüzde de Roma’nın en çok turist çeken mekanıdır bu tarihi arena.


Az kalsın unutuyordum , Kolezyumun büyüsüne büyü katan bir ayrıntı da bu atlı polisler. 



















-Kolezyum’da katledilen masum Hristiyanlardan engizisyon mahkemelerinin zalim rahiplerine geçiş serüveninin de yine bu şehirde yaşanmış olması, beni mağduriyet psikolojisinden hükmetme psikolojisine geçişin teolojik temellerini düşünmeye keşfetti.
-Medeniyetler ve Şehirler –Ahmet Davutoğlu












3 yorum:

  1. Bütün anılarım şöyle bir gözümün önünde canlandı:)) Devamını sabırsızlıkla bekliyorum (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dilim döndüğünce anlatmaya devam edeceğim :)

      Sil
  2. Verdiğiniz bilgiler çok ilginç , kaleminize sağlık

    YanıtlaSil